Yaşam

Meşgul anneler için yeni yıl önerileri

Son iki haftadır hastayım, hem de çok. Kış mevsiminin getirdiği hasta yoğunluğuna, ard arda gelen nöbetler ve evdeki koşturmaca da eklenince kendimi yatakta buluverdim.  İki hafta boyunca değil evden, yataktan bile çıkamadım. Yerinde duramayan ben, yattığım süre boyunca bol bol düşündüm. Yeni çağın o çook meşgul annelerinden biri olarak,  hayatın koşturmacısının içinde oraya buraya savrulurken hem kendimi hem ailemi  ihmal ettiğimi farkettim. Hayatıma yeni yıl ile birlikte bir çekidüzen vermem gerektiğini, geç kalınmış adımları artık atmam gerektiğini düşündüm. İşte böyle düşünürken takip ettiğim yabancı sitelerden birinde çalışan anneler için yeni yıl kararlarından bahseden bir yazı ile karşılaştım: ”Meşgul anneler için 10 yeni yıl önerisi.” Merak ettim, okudum. Baktım Amerika’lı çalışan bir annenin öncelik listesinde neler var, ben hangilerini yapabiliyorum, hangisi hiç aklıma gelmemiş?  İşte yeni yılda daha çok yapmaya karar verdiğim şeyler ve meşgul anneler için yeni yıl önerileri:

  • Çocuklarınızla  konuşurken gözlerinin içine bakın:  Her zaman yapamıyorum ama  Çağınla konuşurken elimdeki işi bırakıp, yüzümü ona dönüp konuşmaya gayret ediyorum. Evet biliyorum yapacak çok işimiz var ve o sürekli anne diyor. İstekleri hiç bitmiyor. Ama bir dakikanızı ayırın ve onlarla konuşurken,  kafanızı bilgisayarınızdan, telefonunuzdan kaldırın; televizyon izliyorsanız ara verin; ev işi yapıyorsanız bırakın ve çocuğunuzun güzel gözlerinin içine bakarak konuşun onunla. Bulaşık çocuklar uyuduktan sonra da yıkanabilir, arkadaşınızla daha sonra da konuşabilirsiniz. Aynı şekilde yaşı büyük çocuklarınıza da okuldan geldiklerinde gözlerinin içine bakarak o gün okulda neler yaptığını sorabilir, hafta sonu planlarını birlikte yapabilirsiniz.
  • Çocuklarınıza daha sık dokunun: Her insan, güzel ve şefkat dolu dokunuşlara ihtiyaç duyar. İnsan yavrusunun ise kucaklanmaya, öpülmeye ve sarılıp sarmalanmaya daha çok ihtiyacı vardır. Bebekler ve küçük çocuklar her fırsatta sizin kucağınıza atılarak bu ihtiyaçlarını sık sık dile getirebilirler ancak büyük çocuklar fiziksel sevgi başlatmakta tereddüt yaşayabililer. Tabi ki büyük çocukları kucağınıza alın, dizinizde hoplatın demiyorum (bence gayet de büyük çocuklar da dizlerde hoplatılabilir ama bir ergenin bundan hiç hoşlanacağını sanmıyorum) ama onunla konuşurken koluna yapacağınız küçük bir dokunuş, sabah evden çıkarken yanaklarına konduracağınız bir öpücük onlara kendilerine değer verdiğinizi ve sevdiğiniz bir kez daha hatılatacaktır.
  • Çocuklarınızın daha çok uyumalarını sağlayın: Bunu yapmak benim için en azından ilk 3 yıl çok ama çok zordu. Daha önce Çağın’ı uyutmada ve uyur durumda tutmada nasıl zorlandığımı şurada anlatmıştımYeterli uyku sadece evde dingin bir minik yaratmakla kalmaz; çocukluk yaralanmaları ve obeziteyi azaltır. İyi alınmış bir uyku  okul performansını ve sosyal başaryı geliştirir. Hangi yaşta çocuğun günlük kaç saat uyku ihtiyacı var öğrenmek  için buraya bakabilirsiniz.
  • Öfkenizi  kontrol edin:  Kendimi bazen Çağın’a bağırırken buluyorum. Çok sık değil ama arada oluyor. Böyle durumlarda klasik yöntemleri deniyorum ben, odadan çıkıyor veya içimden 20’ye kadar sayıyorum.
  • Daha çok gezin: Bırakın bu hafta sonu da bale/yüzme kursuna gitmesin. Eviniz bir hafta sonu da temizlik yüzü görmesin. Gezmek için çok para harcamanız da gerek yok. Yapın sandviçlerinizi, giydirin sıkı sıkı kuzuları en yakın parka gidin. Bulabilirseniz temiz havayı çekin içinize. Sallanmaktan mayışana kadar sallayın çocukları salıncakta. Sadece çocuğunuzla değil eşinizle de ara sıra baş başa dışarı çıkın. Doğa yürüyüşlerine katılın, tiyatroya gidin….

yaratıcı oyun

  •  Oyun oynamak için daha fazla vakit ayırın: Çocuklarınız boş zamanlarının ne kadarını ekrana (televizyon, bilgisayar, tablet, telefon) bakarak geçiriyor?  Onlarla oyun oynamak için daha çok zaman ayırın. Oyunun, çocuklarımızın zihinsel, sosyal ve duygusal gelişimlerine katkısı sayılamayacak kadar çok. Araştırmalar, yaratıcı oyunların matematik, fen problemi çözme yeteneklerinin de gelişmesine katkıda bulunduğunu gösteriyor.

yaratıcı oyun

  • Daha sağlıklı beslenin/besleyin: Çok kilo vermem gerek çok. İşe şekeri hayatımdan çıkarmakla başladım. Arada çocuklarla yapılan küçük kaçamaklar da olmalı ama genel olarak kendinize ve çocuklarınıza basit şeker ve doymuş yağlardan mümkün olduğunca arınmış bir beslenme programı çıkarın. Çocuklarınızın size daha uzun yıllar ihtiyacı var ve beslenme ile beklenen yaşam süresi direkt ilişkili.
  • Doktora gidin: En son doktora ne zaman gittiniz? Rutin tetkiklerinizi, meme ve rahim ağzı kanseri için taramlarınızı yaptırdınız mı? Ben şahsen hastaneye yatacak kıvama gelmeden doktora gitmediğimi ve en son jinekologu (hastanedeki arkadaşlarım hariç) Çağın’ın doğumunda gördüğümü utanarak itiraf ediyorum. Bu sene en azından rutin kontrollerimi yaptıracağıma ve astımım için düzenli olarak Göğüs Hastalıkları uzmanına gideceğime, diğer sağlık sorunlarımı da vakti geldikçe halletmeye çalışacağıma kendime söz verdim.  Aynı şekilde çocuklarımızı da sadece hastalandıklarında değil; büyüme gelişmelerinin izlenmesi,aşılarının yapılması, aklınıza takılan soruların cevaplanması için de doktora götürmemiz gerektiğini hatırlatmama gerek yok sanırım.

Velhasılı kelam tüm meşgul anneler için söylüyorum biraz duralım, azıcık yavaşlayalım ve  önce kendimize sonra ailelerimize iyi bakalım, sağlıkla kalalım.

Kaynak: http://childrensmd.org/

Yazar Hakkında

Dr. Elif Pınar Çakır

Merhaba! Ben Dr. Elif Pınar Çakır. Anne, çocuk doktoru ve eşim. İflah olmaz bir iyimser, ruhu gezgin, kendi gezgin bir maceraperest, mucizelere ve peri masallarına inanmaktan hala vazgeçmeyen biriyim. Güncel Anne'ye hoşgeldiniz!

3 Yorum Var

  • Birkac ay arayla donup donup okumamiz gereken bir yazi. Cunku alinan bazi kararlar hayatin akisinda yine ertelenebiliyor. Kaleminize saglik.

    Size sormak istedigim bir konu var sevgili guncel anne. Hem bir cocuk dr.u hem de anne olarak fikrinize ihtiyacim var. 3,5 yasindaki oglumu sizin onerinizle yasadigimiz saglik problemleri icin alerji dr.una goturdum ve ogluma hisirtili cocuk tanisi kondu ve tedavisi basladi. Oglum bu yil anaokuluna basladi. Ancak okulda ogle uykusu yok. Bu durumun onu zorladigini dusunuyorum ve cok sik enfeksiyon gecirmesini biraz da buna bagliyorum. Boyle surekli hasta olmasi ve 2 yasindaki kardesinin de bu durumdan etkilenmesi nedeniyle okula gelecek yila kadar ara vermeyi dusunuyorum. Sizin bu konuda oneriniz ne olur? Okuldan almak cozum mudur yoksa cocugu psikolojik olarak etkileyip daha zor bir doneme mi gireriz?

    Degerli vaktinizi ayirip fikrinizi iletirseniz cok mutlu olurum.

    Sevgilerimle.

    • Bu konuda uzman olmadığım için çocuğunuzun bu durumdan psikolojik olarak etkilenip etkilenmeyeceğini tahmin etmem zor, sadece kişisel fikrimi söyleyebilirim. Okuldan almak hastalıkların ertelenmesine neden olur, aynı sorunları okula ilk başladığı yıl tekrar yaşama ihtimaliniz yüksek. Yarı zamanlı veya 5-6 saatlik bir okula verebilirsiniz. 3 yaş sonrası çocukların öğle uykusuna ihtiyaçları yok. Ancak çocuğunuzun etkilendiğini düşünüyorsanız yarı zamanlı veya 5-6 saat gidebileceği bir okula verebilir veya akşam 19’da yatırabilirsiniz.

      • Okulda geçirdiği süre 5 saat. Uyku ihtiyacı konusunda rahatlattınız beni. Ben de bu sene okuldan alsak da gelecek yıl aynı süreci yaşayacağımızı düşünüyorum. Cevabınız için çok teşekkür ederim.

        Sevgilerimle.

Yorum Bırak