Kahvaltıda bal yemeyi çok severim. Hele de tereyağının üzerine sürülmüşse….
Önceleri arı ürünü denildiğinde aklıma baldan başka bir şey gelmezdi. Ama Çağın sayesinde hayatıma giren yeni şeylerden biri de diğer arı ürünleri: Propolis, arı sütü, polen…Arı ürünlerini araştırdıkça, kullanma sıklığım arttı, kullanıp, faydalarını gördükçe tavsiye etme sıklığım arttı.
Geçtiğimiz hafta Salı günü Antalya’daydım. Uluslararası Bal Komisyonu Kongresi IHC 2017’ye katıldım. Arı ürünlerinin çocuklarda kullanımı ile ilgili bir sunum yaptım. Açıkçası dünya arıcılığının kalbinin attığı bu kongreye davet edildiğimde çok mutlu olmuş, gururlanmış ve heyecanlanmıştım. Ancak biliyorsunuz (ya da yeni öğreniyorsunuz) yeni bir hastaneye atandım. İzinler kaldırıldı. Çalışma düzenimi ayarlayıp ayarlayamayacağım netleşmedi son ana kadar. Neyse son anda kendimi Adana’dan Antalya’ya uçan uçağın içinde bulduğumda pek bir heyecanlıydım.
Kongre iki yılda bir Dünya’nın farklı ülkelerinde düzenleniyor. Bir önceki, yani IHC 2015 Macaristan’da düzenlenmiş mesela. Bu sene Uluslararası Bal Komisyonu Eşbaşkanı Beeo Arı Ürünleri Genel Müdürü ve Gıda Yüksek Mühendisi Aslı Elif Tanuğur’un çabaları ile ülkemizde düzenlendi. Pek çok oturum vardı. Dünyadan ve ülkemizden arıcılık ve arı ürünleri ile ilgilenen, işi arı, bal ve propolis olan pek çok yetkili vardı bu önemli kongrede.
Kongre normalde 2 gün sürüyordu ancak ben sadece son gününe katılabildim. Dışarıda çok sıcak bir hava ve harika bir deniz olmasına rağmen kongrede konuşulan konular o kadar ilgi çekiciydi ki dışarının cazibesine hiç kapılmadım.
Sosyal medya sayesinde tanıyıp sevdiğim Diyetisyen Gülden Kılıç da oradaydı ve Beslenmede Arı Ürünlerinin Yeri başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. Neler konuşulmadı ki o gün? Günün ayrıntıları ve fotoğraflar Uluslararası Bal Komisyonu’nun internet sitesinde görebilirsiniz. Ben, bende kalan izleri paylaşayım.
Konuşmacıların her biri ayrı etkileyici, konuların her biri, birbirinden ufuk açıcıydı.… Ancak bende en çok iz bırakanlar Uluslararası Bal Komisyonu Eşbaşkanı Etienne Brunaeu’un söyledikleri oldu:
Uluslararası Bal Komisyonu Eşbaşkanı Etienne Brunaeu
Geçen sene (2016) İngiltere’de satılan balların %60’ı sahte. İklim değişikliği nedeni ile Dünya’daki arı sayısı gittikçe azalıyor. Dolayısı ile piyasada dolaşan bal ve diğer arı ürünlerinin miktarı da azalıyor.
Aklıma hemen’’ İngiltere’de durum böyle ise acaba ülkemizde nasıldır?’’ sorusu geldi.
Sorumun yanıtını Uluslararası Bal Komisyonu Eşbaşkanı ve Beeo Arıcılık Genel Müdürü Aslı Elif Tanuğur verdi. Tanuğur’un sunumu oldukça düşündürücüydü… İstanbul Teknik Üniversitesi tarafından gerçekleştirilen bir çalışmada piyasada mevcut bulunan 60 değişik propolis markasının yapılan analizlerinde pek çoğunun gerçek propolis olmadığı ortaya çıkmıştı. Propolislerde yapılan analiz çalışmalarında ise propolis diye satılan ürünlerde antioksidan olmadığını, propolis olmadığını çoğunda katkı içerdiğini gösteriyordu. Yani Türkiye için de durum İngiltere’deki gibi hatta daha da fena idi.
IHC 2017’de iki gün boyunca konunun uzmanları arı ürünleri hakkında ülkemiz ve dünyadaki son gelişmeleri anlattılar. Peki ben ne anlattım:
Tıp dünyası arı ürünlerini çook uzun yıllardır biliyor aslında. Mesela bal, taa Sümer tabletlerinde şifa veren bir iksir olarak tanımlanıyor. Sadece eski çağlarda değil bugün de modern tıp, arı ürünlerinin insan sağlığı için önemine vakıf. Pek çok çalışmada balın öksürük giderici ve uyku verici özellikleri olduğu ispat edilmiş. Amerikan Pediatri Akademisi, öksürük için bal kullanımını önermekte. (Tabi diğer tüm tedbirleri aldıktan sonra)
Propolis ile ilgili yapılmış binlerce çalışma var. Propolis, mikrop öldürücü, bağışıklık güçlendirici, alerji ve astım önleyici özelliklerinin yanında çok yüksek antioksidan özelliğe sahip. Yani kanserden ve hücre yaşlanmasından koruyucu özellikleri var.
Propolisin yara iyileştirici özelliğinden dolayı çocuklarda ağız içi aftlarda ve el ayak ağız hastalığındaki ağız lezyonlarının tedavisinde oldukça etkili.
Propolisi çocuklarda 6 aydan sonra, diğer bal ürünlerini bir yaşından sonra kullanabiliriz.
Geçtiğimiz Salı Uluslarası Bal Komisyonu Kongresi IHC 2017’de hiç bilmediğim gerçeklerle karşılaştım ben. Resmen aydınlandım arı ürünleri konusunda. Bu kongre Türkiye’deki arıcılık sektörü ve arı ürünleri kullanımın bilincinin hem göründüğü kadar kötü olmadığını, hem de göründüğünden daha kötü olduğunu düşündürttü bana… Nasıl mı? Bir yanda Beeo gibi FDA onaylı, üretimden, satışa kadar büyük bir şeffaflıkla çalışan firmalar var bir yandan da tezgah altı üretim yapan, ürettiği ürünün içine boyar madde dışında bir şey koymayan firmalar var. Her şeye rağmen, çok güzel işler yapmaya çalışan ve başaran insanlar var.
Hala ve hep var.
İyi ki var…